Telaşsız Yolcu Şiiri
Telaşsız Yolcu
Çürümeye yüz tutmuş bir elmayım ben,
can havliyle dalına tutunan.
Pulu çalınmış bir mektup.
Yarım bırakılmış bir roman.
Makinesiz en kısa bir filmim ben;
seyircisiz bırakılan.
Masada unutulmuş bir yarım tost.
Mandala direnen bir mendil.
Yola saçılmış bir patates çuvalı.
Tekrar edilen bir ısrar sözcüğü.
İtibarını yitirmiş son selam yemeğiyim ben.
Bir kor gezenim, taş devri diyarlarda.
Şuursuz atılan ilk adımım merdiven boşluğunda.
Telaşsız bir tavşanım kaplumbağa hızında.
Tütmeyen bir baca.
Cami avlusuna bırakılmış bir çocuk.
Son durağa son nefesini yetiştiren bir gezgin.
En parlak gecede en sönük yıldızım bu koca evrende.
Rüzgâra karşı içilen son sigara.
Katıksız son lokma ekmek.
İsyan dolu bir şarkıdaki en aykırı notayım ben
daha huzura çıkmayan.
Göz kapaklarına hücum eden
en dayanılmaz uyuma isteği.
Karabasanla dolu bir uyku,
kan ter içinde yataktan fırlama anıyım ben.
Köhneyim,
uçurumum,
iz bırakanım,
geçmişine mahkum kalan
Şiir Teması (Konusu): Hüzün
163 kez okundu.