Burası İstanbul! (Şaka Şiir) Şiiri
İstanbul’a yeni gelmiştim,
Dışarıya ilk defa çıkmıştım.
Biraz gezdim etrafı,
Dolaştım her tarafı.
Yürümekten biraz yorgundum,
Dinlemek için oturdum.
Bir grup genç türkü çaldılar,
Sesleri bülbül gibinmiş,
Bir anda paramı çaldılar,
Hırsızları de delgi gibinmiş.
Vicdansız! Diye bağırdım,
İnsanları biraz derinmiş.
Sapı silik yetişti imdadıma,
‘Bir milyon versene’ - diye,
Çıktı birden karşıma.
‘Ne yapacaksın bir milyonu’
Sinirlerim çıktı başıma.
‘Ekmek alacam’ dedi,
Ellerine uzattı bana.
‘Bir milyona’-dedim ona,
‘Ekmek fabrikasını verir ya’-
Dedim karşılığında,
O da şaştı kaldı yerinde.
‘Ne fabrikası ya’ – dedi,
Durarak yol kenarında.
Devam etmek istedim yolumu,
Bırakmadı hiç kolumu.
Dedim yok u kadar para,
İstersen gel yenide ara.
Çıkardım cebimden bozuk para,
İşte varmış paran baya.
Anladım o anda,
Bir milyon, küçük para.
Anlattım ona bu olayı,
Cüzdanımı çalındığını.
O yüzden dolayı,
Böyle çıldırdığımı.
Bir bakışta anladı
Beni yabancı olduğumu,
Hemen sordu o anda,
Cevap verdim aynı anda.
‘Gel şöyle otur’ dedi,
Teker teker anlattı.
‘Burası İstanbul’ - dedi,
Konuyu patlattı.
Dikkat edeceksin her zaman,
Yalnız gezme böyle aman.
Hırsızlar bekler fırsat,
Onların işi rasat.
İyice dinledim,
Ardından teşekkür ettim,
Artık ben kaklım dedim.
Kameram onu hayran etti,
Gel seni bir çeki dedi,
Beni fotoya çekti,
Kameram de gitti.
Söyledikleri gerçekmiş,
Burası İstanbul’muş.
2013-2018
Fayzulla Abdukarimov
İstanbul’da yazılan şiirler
Yayınlanma:
Düzenleme:
Şiir Teması (Konusu): İstanbul
Şiiri Paylaşın
164 kez okundu.